Tükettiğimiz pek çok oyun bizlerin zamanına talip olmakta, verilen zaman karşılığı bizlere bir deneyim sunmakta. Bu deneyimler kimi zaman hayal kırıklığı kimi zaman ise başarılı bir deneyim olarak sonuçlanmakta. Fakat bazı oyunlar ise harcanan zamanda kullanılacak eforu minimize ederek rahatlatıcı bir an sunmayı hedeflemekte. Gündelik hayatın yoğunluğundan bir nebze bile olsun bizleri alıp sakin ve rahatlatıcı bir an sunmakta. Garden In!’de o oyunlardan bir tanesi.
Son zamanlarda bu türe ait pek çok oyun görmekteyiz benim favorilerimden birisi de “Kind Words (lo fi chill beats to write to)” oyunuydu fakat Garden In! bütün bu benzeri oyunlarının aksine oyun kimliğine en çok uyan iş olabilir. Evet tıpkı türdaşları olan diorama oyunları (Unpacking gibi) sunduğu güzel, stilize estetiği ve başarılı soundtrackleri orada durmakta fakat bunlara ek Garden In! adından da anlaşılacağı üzere bir bahçıvanlık simülasyonu sunmakta bizlere.
Birbirinden farklı vazolara birbirinden farklı tohumlar ekerek onların büyümelerine tanıklık ediyoruz Garden In! oyunuyla birlikte. Farklı türden tohumların farklı şekilde ekilmeleri gerekte ve asıl önemli nokta ise breeding yani çiftleştirme. Farklı türden tohumları birleştirererk yeni tohumlar elde ediyor ve bu şekilde bütün tohumları elde etmeye çalışıyoruz Garden In! oyununda. Oyun kapalıyken bile büyümeye devam eden bitkiler her açtığınızda sizleri karşılıyor olacak bu nedenle bir tür sürpriz yumurta gibi de görebilirsiniz bu tohumları. Zaman içinde farklı başarımlar kazandıkça büyüyen stüdyomuzda elbette sayısı giderek artan tohumlar, vazolar, yeni alanlar, kozmetik eşyalar kazanmak da mümkün. Bütün bu eklentilerle birlikte Garden In! cozy diorama oyunlarında farklı bir soluk getirmeyi başarmış ve uzun bir oynanış süresi sunmayı da başarmış.